Yeni gelen meslektaşlarım merhabalar. Aramıza hoş geldiniz. Şu andan itibaren hayatınız boyunca öğrenmeye en açık meslek gruplarından birinin içinde bulunmaktasınız. Üniversite yıllarınızda sizi yoğun bir program bekliyor. Yaptığınız ilk merhemin sevincini, hazırladığınız ilk basit şurubun neşesini, giydiğiniz ilk beyaz önlüğün hevesini bu sıralarda yaşayacaksınız. Eczacılığın ne demek olduğunu moleküller içinde kaybolurken anlayacaksınız. Yazımın devamında da sizlere içimden gelenleri aktarmaya çalışacağım. Burada her şeyi anlatmak elbette ki mümkün değil ama en azından aklınızda ufak tefek bir şeyler canlanacaktır. Bana gelecek olursak ismim Merve Baba. İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi 4. sınıf öğrencisiyim. Bu yüzden kendi fakültem üzerinden yola çıkarak yardımcı olmam daha doğru olacaktır.
FAKÜLTE KORİDORLARINDA YÜRÜRKEN
Tarihine girip sizleri sıkmak istemem. Lakin eczacılığın temellerinin atıldığı fakültemizde birazcık dokusuna değinmeden geçemeyeceğim. 14 Mayıs 1839 tarihinde ordunun eczacı ihtiyacının karşılamak üzere askeri tıp okuluna bağlı olarak öğretime başlamıştır. Bu tarihi aklınızda iyi tutun derim çünkü her yıl 14 Mayısı eczacılık günü olarak kutlarız. Bu tarihte yapılan çeşitli sempozyumlar, konferanslar ve zevkinize göre katılabileceğiniz etkinlikler içinde bulacaksınız kendinizi. Ve bir kez daha anlayacaksınız mesleğinizin önemini.
Şimdi bu tarihi konakta birazcık gezinelim.
Kapısından içeri girdiğinizde basamakları mermerden, üzerinde kırmızı halısıyla göz alıcı bir merdiven karşılar sizi. Demir işlemeli trabzanları ve bitiminde iki tarafa açılan kollarıyla büyüler gözlerinizi. Üst kata çıktığınızda karşılaştığınız duvar süslemeleri bu yüzyıldan alıp tarihin derinliklerine götürür zihninizi.
Unutulmayacak hatıralara, etkinliklere, sergilere ev sahipliği yapmış kış bahçemize gelince; ince uzun, boydan cam pencereleri olan, bakır avizelerle süslü sıcacık limonluğumuz. Adından da anlaşılacağı üzere gerçekten minik limon ağaçları vardır saksılarda yetiştirilen. Şimdiden söyleyeyim ilk fotoğraf çektirmek isteyeceğiniz mekanlardan biri olacaktır. Zaman gelir en güzel anılarınızı orada yaşarken buluverirsiniz kendinizi. Bazı duyguları yaşar ve yaşatırsınız.
EĞİTİM ALANLARIMIZ
Okulumuzun eğitim göreceğiniz 3 bloğu var. Eskiden konak olan tarihi binası A blok ve sonradan yapılan B ve C bloklar. Bunların hepsinde büyüklü küçüklü amfiler ve laboratuvarlar mevcuttur. Şimdiden laboratuvar fikrine alışın derim. Çünkü eğitiminizin yarısı oralarda geçecek. Bu yüzden yaptığınız işten zevk alın ve her deneyin sizi mesleğinize bir adım daha yaklaştırdığını düşünün. Hangi öğrenci tam manasıyla yapıyordur tartışılır ama uygulama derslerine gelmeden önce föylerinizi yazıp ne yapacağınızı kavrayarak gelirseniz daha verimli hale gelecektir.
Beyaz önlüklerinizi giyer ve geçersiniz laboratuvarlara. Hemen ilaç yapmak gibi bir beklentiye girmeyin ama. Bunun için sayısız kere denemeler yapacaksınız belki. Öncelikle analiz etmeyi, ayrıştırmayı, miktar tayinlerini öğreneceksiniz. Eczacılık havan eczacılığıyla bitkisel droglardan doğmuştur. Bunun için öncelikle bitki morfolojisi alıp; bitkiye dair bütün yapıları tanıyacaksınız. Ardından botanik ve farmakognozi derslerini tamamladıktan sonra fitoterapiyle artık bitkiyle tedavinin uzmanı olacaksınız. İşte bizi tıp doktorlarından ayıran en büyük özelliğimiz belirlenmiş olacak. Ve şu anda sosyal medyada, sabah programlarında kendilerini bitki uzmanı diye tanıtanların insan sağlığını ucuzlaştırdığını ve söylediklerine itibar edilmeyeceğini anlayacaksınız.
Eczacılık eğitimi; teorik dersler, laboratuvar uygulamaları, staj ve bitirme projesinden oluşmuştur. Biraz derslerden bahsetmişken ilk senenizde temel dersleri ve giriş derslerini alacaksınız. Bunu ısınma aşaması olarak düşünün, sonuçta yeni geldiğiniz bir ortam ve alışma süreciniz olacaktır. Birinci sınıflara tavsiyem ilerleyen senelerde not sıkıntısına düşmemek için ilk sene çok önemlidir. Notunuzu olabildiğince yüksek tutmaya çalışın. Eğer rehavete kapılırsanız, sınav maratonundan yeni çıktığınızı düşünüp ipleri hemen bırakırsanız ucunu yakalarken acı çekebilirsiniz. Yani toparlamanız zor olabilir. Bunları yakın arkadaşlarımda görerek söylüyorum, sonra demedi demeyin. Unutmayın ki üniversitenin sosyal işlevi çok olsa da asıl işlevi eğitimdir ve maraton henüz bitmemiştir.
Her şey dersten mi ibaret olacak? Bu tamamen size bağlı olarak gelişecek. İstanbul da okuyorsanız ve hayatınız sadece okul ve derslerden ibaretse beş senenize yazık olur. Zaten İstanbul da okuyup bunun yapman pek de mümkün olmayacaktır. İstanbul ‘da yapabileceklerin, gezeceğin yerler o kadar fazla ki. Bir şeyler yapmak istediğinde çok düşünmene veya ayarlamana gerek kalmadan kendini onları yaparken buluveriyorsun.
Ne zaman ilaç sentezleyeceğim?
Farmasötik kimya 1-2-3 ve 4 de bolca yapacaksınız. Küçücük bir molekülden kompleks ilaç molekülleri sentezlemek hoşunuza gidecek. Bazı etken maddeleri çok seveceksin. Bu arada bu ders bizim fakültenin korkulu rüyasıdır. Henüz almayanlar bilmezler. Hatta öğrenciler arasında dalga konusu bile yapılır. Bir örnek verecek olursam; farmasötik kimya 2 alıyorsan otobüste herkes sana yer vermelidir, bile denir. Tabii bu kadar abartmaya gerek olmasa da, bu bir şehir efsanesi olmadığı gibi, öğrencilerin en çok kaldığı ders olmuştur. 5.sınıf olmuş bu ders yüzünden mezun olma tehlikesi olan öğrencilerimiz de mevcuttur.
Peki korkmalı mıyım? Tabii ki hayır. Öncesinde aldığınız organik kimya dersiyle hazırlığa başlamış olacaksınız. Tekrarlarınızı zamanında yaparsanız ve bu derslere düzenli gelirseniz emin olun geçersiniz. Unutmayın ki ilaç sentezlemek bizim işimiz. Zor diye pes edecek değiliz. 😉
Eczacılıkla ilgili nasıl aktivitelerde bulunabilirim?
Kongre fikri sizi heyecanlandırıyorsa, atölye çalışmalarına ilgiliyseniz, seminerler, sempozyumlar konferanslarla kendinizi yenilemek ve bilgilerinizi tazelemek hoşunuza gidiyorsa o zaman doğru mesleği seçmiş bulunmaktasınız. Mevzu insan sağlığı olduğu için tehlikeye atacak ve herhangi bir bilgiden eksik kalma gibi bir lüksümüz olmamalıdır.
Okul sıralarında görmediğiniz ilaç formlarını fuarlarda görme şansı bulacaksınız. Fuarları gezerken biz öğrencilere sanki mesleğe atılmışçasına önem verilip tanıtımlar yapıldığını göreceksiniz. Kendinizi gelişmeleri takip ederken bulacaksınız. En çok da firmaların verdiği küçük eşantiyonları seveceksiniz.
Kendimi geliştirmem için fakültemin bana tanığı imkanlar neler?
Eczacılık fakültelerinin büyük çoğunluğunda öğrenci birlikleri bulunur. İstanbul eczacılık öğrencileri birliği IUPSA bizim fakültenin birliğidir. Bunun gibi diğer fakültelerde de medupsa, aupsg, atupsg gibi örnekleri bulunmakta. Fakültemiz bünyesinde olan klüplerin tanıtımları oryantasyon haftasında yapılır. Klüpler düzenledikleri programlar ile ilaç firmalarını, serbest eczaneleri, hastane eczanelerini, kooperatifleri yakından tanıma imkanı sağlar. Şehri tanımaya yönelik geziler düzenler, öğrencilere kaynaşma imkanı verir. Birlikte sosyal sorumluluk ve farkındalık projeleri düzenleyebilir, bir insanın yüreğine dokunmanın önemini anlarsınız. Kültürel açıdan kendinizi geliştirebilir ve katkı sağlayabilirsiniz.
Fakülte dışına açılacak olursak Türk eczacıları birliğinin gençlik komisyonuna ve üniversitenizin bulunduğu şehirdeki eczacı odasına üye olabilir aktif olarak çalışmalarına katılabilirsiniz.
Yurt dışı imkanlarına gelecek olursak; uluslararası eczacılık öğrencileri federasyonu olan IPSF (international pharmaceutical students federation ) ve iupsa international bizlere SEP (students excange programme) ile yurt dışında staj ve eğitim imkanı sağlar. EPSA(European Pharmaceutical Students’ Association) ile uluslararası kongrelere katılabilir ülkemizi temsil edebilirsiniz. Ayrıca erasmus programı ile fakültenizin anlaşma yaptığı üniversitelerde yurt dışında okuma imkanı elde edebilirsiniz.
Konaklama konusunda nasıl bilgi edinebilirim? Yerleşim yakınlarında devlet yurdu bulunuyor mu?
Fakültemize beş dakika mesafede kredi ve yurtlar kurumunun Vezneciler ve Çemberlitaş kız yurtları, ayrıca kız ve erkek öğrenciler için yakınlarında özel yurt bulunmaktadır.
Eczacılıkta hazırlık var mı? Muafiyet sınavı nedir? Bunu geçersem 4 sene mi okuyacağım?
Eczacılık eğitimi 2005 yılından bu yana hazırlıksız beş senedir. Hazırlık bulunan okullarda 6 yıla çıkar. İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesinde hazırlık sınıfı bulunmamaktadır. Birinci sınıfta alacağınız İngilizce dersinden muaf tutulmak isteyenler için dersler başlamadan önce ilk hafta İngilizce muafiyet sınavı yapılmaktadır. Ayrıca seçmeli olarak mesleki İngilizce 1 ve 2 derslerini seçebilirsiniz.
İstanbul eczacılık nerede konumlanmış?
İstanbul üniversitesi eczacılık fakültesi Beyazıt kampüsündedir. Eskiden de olduğu gibi şimdi de tüm dünyanın kalbinin attığı yerdedir. Yerleşkenin etrafında yerli halktan çok turistik amaçlı gezmeye gelen insanları görürsünüz. Özellikle İstanbul Üniversitesinin o tarihi kapısı dünyanın her yerinden gelen insanlar için ilgi odağıdır. Döneminin en ihtişamlı yapıları Süleymaniye, Sultan Ahmet, Ayasofya, kapalı çarşı bu civarda toplanmıştır. Fakültenin önü Beyazıt Meydanıdır. Güvercinler durağıdır ve hiç ayrılmazlar. Geçerken içlerinden, bir ara uçuşup sonra geri dönerler nöbet yerlerine. Her sabah onlar karşılar sizi Beyazıt Meydanından geçerken.
Ulaşım sorunu yaşar mıyım?
Yaşamayacağınıza emin olabilirsiniz. Ön tarafında Beyazıt tramvay ve otobüs durakları bulunmaktadır. Tramvayla Eminönü sahiline 4 -5 durak uzaklıkta. Hatta bu yol sahile kadar hiç sıkılmadan yürüyerek gidebileceğiniz bir yol ve her durak ayrı ayrı gezilesi yerler. İlk geldiğinizde pek bir yer bilmediğiniz için buralarda vakit geçirebilirsiniz. Fakültenin arka tarafında ise vezneciler metro ve otobüs durakları mevcut. İstanbul çok kalabalık bir şehir olmakla birlikte ulaşım ağı çok geniş olduğu için her yere her zaman ulaşım aracı bulabilirsiniz.
İstanbul eczacılıkta sınav haftaları nasıl geçer? Sınavlarda zorluyorlar mı?
Öncelikle eczacılık; sınavı bol, telaşı çok bir bölümdür. Bu yüzden her hafta sınav haftanız olabilir. Biraz açacak olursak normal olarak vize ve final sınavlarınız olacak bunlar genelde ikişer hafta sürüyor bizde. Bunun haricinde laboratuvar uygulamalarında gruplara bölündükten sonra dersine göre uygulamaya başlamadan önce veya bitirdikten sonra sınav olursunuz. Not hesaplamaya gelince vizenin %32 si finalin %60 ı laboratuvarın %4 ü alınır. Her ihtimalde geçebilmek için final sınavından ve laboratuvar sınavlarından en az 60 almanız gerekir.
Sınavların zorluğuna gelince çalışmadan hiçbir sınavı geçemezsiniz. Az veya çok çalışmalısınız. Dışarıdan İstanbul eczacılık zor veya kolay denilebilir ama burası her şeyden önce akademik kadrosu ve altyapısı oturmuş bir üniversite. Yani hiçbir hocamızın kendini kanıtlamak gibi bir düşüncesi yok. Sırf öğrenciyi kasmak için zor sorular sorulmuyor. Zorluklar sadece kaliteden kaynaklanıyor. Öğrenci de çalışması gerektiğinin bilincinde olarak her sınavın üstesinden gelmeye çalışıyor. Bunları diğer eczacılık fakültelerinin eğitimini de görmüş birisi olarak söylüyorum. Ayrıca vize ve final haftalarında okulun her tarafında ders çalışan öğrenciler görürsünüz. Yazımın başında bahsettiğim o kırmızı halının üstü ders çalışan insanlarla doludur mesela. Okuma salonu, kantin, bahçe, banklar ve 7/24 açık olan merkezi kütüphanemizde ders çalışabilirsiniz.
Mezun olunca eczane açabilecek miyim? Eczacılık sadece eczane açmaktan ibaret?
2013 girişlilerden itibaren 6197 sayılı kanunun eczane sınırlamasına dahilsiniz. Yönetmeliği ayrıntılı bir şekilde incelersiniz. Kısaca 3500 kişiye bir eczane modeli. Mezun olduktan sonra 1 sene yardımcı eczacılık yapma zorunluluğunuz var. Sonrasında eczane açabilmek için hizmet puanı sıralamasına tabi tutuluyorsunuz. Bu durumda sizden yıllar önce mezun olmuş eczacılar kaç adım önde siz hesaplayın. Hayaliniz eczane açmak ise devir alabilirsiniz ya da sıranın size gelmesini beklerken hizmet puanınızı artırırsınız. Hal böyleyken eczacılığın farklı alanlarına yoğunlaşmakta fayda var.
Ne yazık ki şu ana kadar mezun olan eczacılarımızın büyük çoğunluğu eczane eczacılığını seçmiş. Ne yazık ki diyorum çünkü bize ait olan diğer alanlarımıza başkaları çoktan sahip çıkmış durumda. Bu yüzden yeni gelecek arkadaşlarıma da çok bilinçli hareket edip kaptırdığımız alanları bilgileriyle geri almak düşüyor. İnsanlarda eczacılığı eczaneden ibaret görme gibi yanlış bir algı oluşmuş. Oysaki eczacı ilacın üretiminden halka sunulmasına kadar olan her aşamadaki en yetkili kişidir. Şimdiden ilk ilaç molekülümüzü sentezlemek için çalışmalarda bulun derim. Evet yanlış duymadınız çünkü yerli molekülümüz ne yazık ki bulunmamakta. Buna iç ve dış etkenler neden olsa da hepimizin sorumlu olduğunu unutmamalıyız. Bugün eczacıların sahiplenmeyi unuttuğu bir alan olan ilaç ve kozmetik endüstrisinde firmaların AR-GE, üretim, kalite kontrol, pazarlama gibi farklı departmanlarında yer alabilirsiniz. Hastanelerde hastane eczacısı veya yeni getirilen(EUS) eczacılıkta uzmanlık sınavını kazanmanız sonucunda kliniklerde uzman eczacı olabilir, bitkilere merakınız varsa fitofarmasi uzmanı olabilirsiniz. Sosyal güvenlik kurumlarında, ilaç depolarında, kooperatiflerde mesleğinizi icra edebilir, ayrıca akademik kariyer düşünenleriniz varsa önünüz çok açık olup üniversitelerde kalabilirsiniz. Seçim sizin.
İstanbul eczacılıkta unutamayacağınız 5 sene sizleri bekliyor. Öyle çabuk geçecek ki bu yıllar oradan oraya koşuşturmaktan anlamayacaksınız bile.
Aklınızda hala bir takım sorular vardır onları da fakülteye gelince birlikte cevaplarız. Burada herkes size yardımcı olmaya hazır. İstanbul eczacılık bilimin ışığında vatanına hizmet edecek bireyler yetiştirmek için kapılarını sonuna kadar açmış durumda? Peki siz o kapıdan girmeye hazır mısınız?
Son olarak şunları söyleyebilirim ki eczacılık bitiyor naraları dolansa da etrafta unutmayın ki güneşin doğması için bir tarafta batması gerekir, eczacılık hala saygın bir meslektir ve yükselmeye devam edecektir.
Merve Baba
3 yorum